CEP Telefonuyla ve Radyasonla Yatıp Kalkanlar Uyanın!
 |
Prof. Dr. Selim Şeker- Prof. Dr. Cengiz Kuday |
Habertürk'te Buse Biçer ile Haber Masası Programına katılan; Boğaziçi Üniversitesi Elektrik Elektronik Bölümü Prof. Dr. Selim Şeker ve Beyin Cerrahı Prof. Dr. Cengiz Kuday'ın Cep telefonunun zararlarıyla ilgili yaptığı açıklamaların bir kısmı önemine binaen aşağıda verilmiştir.
Prof. Dr. Selim Şeker:
"Kişi cep telefonunu tuşlarken bir sinyal üretilir. Cep telefonunu kulağınıza yaklaştırdığınızda aynen arabanın farından ışık çıktığı zamanda bir dağılımı vardır, o dağılıma ışıma diyagramı denir. Cep telefonundan çıkan radyasyonda eşit şekilde her tarafa yayılır. Baz istasyonunu arar ve o anda baz istasyonunu bulmak için yüksek bir güç yayar. Baz istasyonunu bulduktan sonra normal seviyeye iner. Normal konuşurken kulakla telefon arasında 1 parmak mesafe olmasını tavsiye ediyoruz. Telefon baz istasyonu aramadaki aynı gücü beyne de verir. Beyne giden güç radyofrekanslarındaki bir enerjidir.
"2004 yılında AB'nin 7 üniversitesi, 12 araştırma merkezinin, 3 milyon Euro vererek yaptıkları araştırmaya göre bu radyo frekansları DNA'yı bozuyor, DNA'da genetik zararlara sebep oluyor, tümör oluşturuyor. 3 türlü beyin tümörü, 1 türlü tükürük bezi tümörü oluşturuyor. Dünya Sağlık Örgütü de bunu kabul ediyor."
Soru: Beyindeki kanser vakalarında artış olur mu? Aslında İşin temelinde böyle bir etki yaratıyor mu?
Prof. Dr. Cengiz Kuday:
"Yıllar evvel çocuklar ufakken yüzyılın doktoru seçilen bir hocam evime gelmişti. O zaman cep telefonu yoktu ama telsiz telefonları vardı. 'Bunları çocuklara kullandırmayın' dedi. Eşim de doktordur, bunu ciddiye aldık kullandırmadık. Ama biliyorsunuz cep telefonu 1979'da ticari olarak Japonlar tarafından kullanıma sokulmuştur. Cep telefonu frekans ağırlığı 850-1900 mega Hertzdir. Bu çok düşük yoğunlukta elektromanyetik bir radyasyon. Bu radyasyonun iyonize etkisi pek görülmemiş ve cep telefonunda yapılan çalışmalarda beyin üzerinde oluşan lokal ısı 1/10 °C olarak tespit edilmiştir. Bu araştırma Rusya'da yapılan bir araştırmadır.
"Dünya Sağlık Örgütü 1996 yılında, 13 ülkenin katıldığı bir çalışma başlattı. 2005 yılında da çalışmayı bitirdi. Katılan ülkeler farklı konuları incelediği için bir netice elde edilemedi. İskandinav ülkeleri kökenli çalışmalarda; 10 yıllık cep telefonu kullanımlarında akustik neurinom dediğimiz; beynin işitme sinirinden kaynaklanan tümörlerde ve menenjiom dediğimiz -kısmen iyi huylu ama yerine göre de malign olabilir- tümörlerde artma ihtimali olabileceği belirtildi. Ancak elimizde verisel bir şey yok."
Prof. Dr. Şeker:
"İnsanlar üzerinde deney yapılması mümkün değil, uluslararası anlaşmalara aykırı.
2003'te Time dergisindeki bir haberde; İsveç Lund Üniversitesinden Prof. Dr. Leif Salford yaptığı çalışmada; cep telefonundan yayılan radyasyonun, nöronlara zarar verdiğini hatta ölümlerine bile neden olduğunu tespit etmiştir. Cep telefonu radyasyonuna; sadece 2 saat maruz kalan farelerde, bazı zararlı maddelerin blood-brain-barrier(kan beyin engeli) dediğimiz beyin savunma mekanizmasını aşıp beyne girmesine sebep olduğu tespit edilmiştir. Kandaki bu zararlı maddeler alzheimeri tetikleyebilir."
Soru: "Bu bilimsel bir çalışma değil midir?"
Prof. Dr. Şeker:
"10 seneden daha az sürelerde bunun bir etkisi görülmüyor. Dünya Sağlık Örgütü, cep telefonunu 2B(kanser yapma ihtimali olanlar) sınıfına almıştır."
Prof. Dr. Kuday:
"MR'ı çektirirken hiç bir tehlike yoktur diye biliyoruz değil mi? Dipnotunda daha ispatlanmamıştır diye bir söz vardır. MR çekilirken vücudunuzun bütün atomları yerinden oynar. Sonra yerine oturur. Oynama esnasında şayet düzensiz oturursa bunu sonucunda kanser ortaya çıkar. Bunu bilemeyiz, cep telefonu da böyle. Sigara, akciğer kanseri yapar diyoruz ancak elimizde bir veri yok. Sigara içirerek birini kanser yapamıyorsunuz ancak oran, içenlerde daha fazla."
Prof. Dr. Şeker:
"Çok güzel bir noktaya değindiniz. Milyonlarca elektronik alet var, aralarında en zararlısı cep telefonu, bakın mikrodalga fırınlarda 900 w kullanılıyor. Cep telefonu tüm fırınlardan daha tehlikeli. Bir cihazı kullandığınızı düşünelim mesela saç kurutma makinesi, standartın üstünde radyasyon yayıyor ancak bunu 1 dakika kullanıyorsunuz. 1 dakikada aldığınız muhtemel rahatsızlıkları vücut savunma mekanizmasıyla gideriyor. Cep telefonunu devamlı kullanıyoruz yani vücudun savunma mekanizmasını devreye sokarak normal hale gelmesine fırsat tanımıyoruz. İkinci olarak da artan miktarda kullanıyoruz ve dünyada sigaradan daha tehlikeli, çünkü sigarayı herkes içmiyor ama dünyada 6 milyar insan var, hepsi de cep telefonu kullanıyor. Baz istasyonu her tarafa elektromanyetik kirlilik yayıyor."
Prof. Dr. Kuday:
"Cep telefonu çok tehlikeli kazaların %10 sebebi. Bir de sosyal anlamda örneğin yemeğe gidiyorsunuz, bilhassa genç çiftler de, oturuyor karşılıklı yemek geliyor, ikisi de cep telefonuyla farklı farklı yerlerle konuşuyorlar, yemeklerini bitirip gidiyorlar, kendi aralarında hiç konuşma yok. Bir bağımlılık yaratıyor. Nasıl internet bağımlılığı varsa telefon da bağımlılık yapıyor. Telefonla evinin kapısında bile ben geldim diye içeriye telefon ediyor. Yalnız bu sadece Türkiye'de."
Prof. Dr. Şeker:
"1963'lerde sigaranın zararlarının bir risk artırdığı biliniyordu. 90'lara 2000'lere kadar yasaklanmadı. Yasaklanmamasının nedeni; sigara üretici firmaları halkla ilişkilerde çok iyi olmasıdır. Bunlardan birisi de dünya çapında bir epidemiologist olan George Carlo'dur. Sigara firmalarından biri George Carlo'yu tutarak, sigaranın zararsız olduğunu, keyif verdiğini, faydalı olduğunu öne sürüyor. George Carlo'nun ve benzeri bilim adamlarının oyalanmasıyla bu zamana kadar gelindi. Sonradan mahkeme zoruyla gizlenen rapor ortaya çıkarılmış ve böylece zararlı olduğu ortaya çıkmıştır. Bunun üzerine cep telefonu firmaları Carlo'ya; 25 milyon dolar vererek cep telefonunun zararsız olduğunu bilimsel olarak ispat etmesini istiyorlar. Carlos; 93-99 arasında, 99'a kadar bir şey bulamıyor. Son raporu teslim etmeden önce, telefonda diğer bilim adamlarının tespit ettikleri DNA'daki kırıklıklar, kandaki etkiler gibi bulguları tespit ediyor.
Bulgu şu; istatistiksel olarak beyin kanserini iki kat artırıyor, 6 yıldan fazla kullananlarda akustik neurinomı artırıyor, isanların kanında genetik zararlar oluşturuyor. Tabi ondan sonra Carlos'u işten atıyorlar. Televizyona çıkartmıyorlar, Deli olduğunu ileri sürüyorlar. Hiroşimaya atom bombası atıldı ertesi sene Amerikalılar gitti hiç kansere rastlamadı. Yani uzun vadeli.
Prof. Dr. Kuday:
"Mesela AIDS'in kuluçka dönemi çok uzundur. Belki 15 sene sonra Türkiye'de bir patlama olacak. 10 sene sonra ne olacağını bilmiyoruz. Bakın tekrar söylüyorum, direkt bir ilişki yok, bilinmiyor daha doğrusu, yok demeyelim. Mesela biz yaptığımız kongrelerden birinde ki biliyorsunuz Kuzey İskandinav ülkelerinden biri telefon üreticisi. Onlardan birine sorduk genel müdürlerini de çağırdık böyle bir şey var mı diye, var demedi yok da demedi. Onlar da bilmiyorlar. Bu yapmaz tehlikesizdir demek yanlış. Bu %100 yapar demek de şu an için erken.
Prof. Dr. Şeker:
"Dünyanın en önemli kanser uzmanlarından biri olarak bilinen Pittsburg Üniversitesi Onkoloji Departmanı direktörü Nobel ödüllü Amerikalı Devra Davis, 2010 yılında yayınlanan Disconnect (Bağlantıyı kes) kitabında bir olaydan bahsetmiş. Amerika'da telefonu bulan firmada çalışan bir mühendis, gönüllü olarak cep telefonu deneyine katılmış. İki türlü beyin kanserine yakalanmış, firma ona kapıyı göstermiş. Bunun üzerine 'Cep Telefonu Rus Ruleti' diye kitap yazmıştır. Ayrıca cep telefonuyla konuşan onlarca Amerikalı borsacıda kanser olayları çok daha yüksek oranda rastlanmıştır. Herkese alarm vermiyoruz. Devra Davis; cep telefonu kullanımına 2000'in başlarında başlandı, 15-20 seneden sonra etkileri ortaya çıkıyor yani 2018'de diyor.
"Yıllar önce solaryum kanser yapabilir dedim. O zamanlar kimse önemsemedi. Sonra yavaşça ortadan kaldırdılar. Ekonomik lambaları piyasaya sürdüler; yanlış olduğunu söyledim, şimdi yavaş yavaş ekonomik lambaları piyasadan çekiyorlar. Bunların zararı keşfedildikçe piyasadan kalkıyor. Neden o kadar çok telefon çeşidi var biliyor musunuz, normal olarak bir ilaç, bir cihaz piyasaya çıkmadan önce belli testlerden geçer. Yan etkileri, faydaları, zararları, hangi şartlarda kullanılacağı belirlenir, cep telefonuyla ilgili böyle bir şey yapılmadı. Piyasaya sürüldü. Bir modelde arıza bulununca ikinci model. Siz mahkemeye verseniz bile o model yok ki piyasada."
Prof. Dr. Şeker:
"20 kişi bir otobüste sigara içtiğinde nasıl duman altı olursa, cep telefonunu 20 kişi aynı anda kullanırsa araba metal olduğu için sinyal dışarı gidemez ve içeride manyetik alan yoğunluğu artar. Toplu taşıma araçlarında cep telefonu kullanılmamalıdır. İsrail'de yapılan araştırmada; cep telefonu kullanımı, paratis tükürük bezleri tümörlerinde artışa neden olmuştur."
Güncelleme: 12/11/2012
haberturk, 18/10/2012
|