Dünya Ekonomisi Altına mı Endekslenecek?
 |
Dünya Bankası Başkanı Robert Zoellick |
Dünya Bankası Başkanı Robert Zoellick, dünyanın önde gelen ekonomilerinin kur hareketlerine rehberlik etmesi için, yeniden düzenlenmiş altın standardı sisteminin tartışmaya açılması gerektiğini söyledi.
Aynı zamanda ABD Hazine Bakanlığı'nın eski yetkililerinden olan Zoellick, Financial Times gazetesinde kaleme aldığı bir yazıda, dalgalı kurlar için 1971 yılında sona eren Bretton Woods sisteminden sonra, ''Bretton Woods 2'' adında yeni bir sisteme gereksinim duyulduğunu belirtti.
Yeni sistemin; dolar, euro, yen, sterlin ve yuanın hesaba katılarak oluşturulması gerektiğini belirten Zoellick:
''Bu sistemde, piyasaların enflasyon, deflasyon ve gelecekteki kur değerlerine yönelik beklentileri için altının uluslararası bir referans olarak kullanması gerekiyor'' dedi.
Dünya Bankası Başkanı'nın bu çıkışı, Çin para birimini sürekli zayıf tutma çabalarının başta ABD ve diğer ticaret ortaklarından eleştiri aldığı bir dönemde geldi. Çin'e yapılan eleştirilerde, zayıf yuan politikasının küresel çapta dengesizlik yarattığı ve sermaye piyasalarında bozulmaya neden olduğu savunuluyor.
GÜNDEM YİNE KUR POLİTİKALARI OLACAK
Kur tartışmalarının, Perşembe günü Güney Kore'nin başkenti Seul'da düzenlenecek G20 zirvesinde de devam etmesi bekleniyor. ABD'nin geçen ay G20 maliye bakanları ve merkez bankası başkanlarının katıldığı toplantıda getirdiği cari açıkta hedeflemeye gidilmesi önerisi, geniş çaplı bir muhalefetle karşılaşmıştı. Diğer yandan kur tartışmasına, ABD'nin politikalarını eleştiren Almanya Maliye Bakanı Wolfgang Schäuble de katıldı. ABD'nin ekonomi modelinin derin bir kriz içinde olduğunu söyleyen Schäuble, ABD Merkez Bankası'nın (Fed) piyasalara 600 milyar dolar aktaracağı yeni planını eleştirerek, tartışmaları alevlendirdi. Schäuble:
''ABD'lilerin Çin'i kur manipülasyonuyla suçlarken, kendilerinin para basacağıyla ilgili baskılarla doları yapay bir şekilde düşük seviyede tutması tutarlı bir davranış değil'' dedi.
Kurların değeri belirlenirken altının çıpa olarak kullanıldığı sisteme dönüş için zaman zaman benzer çağrılar yapılıyor. Ancak politika yapıcılar ve ekonomistler, bu sistemin ekonomideki şoklara direnirken büyüme ve istihdam tarafında gereğinden fazla sıkı para politikasını beraberinde getirebileceğini belirtiyor.
BRETTON WOODS YENİDEN YAZILSIN
1945'te kurulan ve Dünya Bankası'nın kardeş kuruluşu olan Uluslararası Para Fonu tarafından yönetilen ilk Bretton Woods sistemi, altın değerine bağlı olarak sabit ancak değiştirilebilir bir kur sistemi geliştirmişti. Bir ülkeden başka bir ülkeye giden sermaye akışlarının kontrol altında tutulması da bu sistemi destekledi. Zoellick:
''1971'den bu yana yaşanan değişiklikler, 1945 ve 1971 yılları arasında yaşanan ve Bretton Woods'un kapsamlı bir gözden geçirmeyle yeniden yazılmasına neden olan değişimlere benzer nitelikte. İktisat kitaplarında altın eski bir para olarak görülse de, piyasalar şu anda altını alternatif bir parasal varlık olarak değerlendiriyor'' dedi.
Dünya Altın Konseyi (WGC), 1987'de Londra'da kuruldu. WGC'nin ana amacı, dünyada tüm kıymetli madenlerin fiyatları ile ticari kural ve kaidelerini belirlemek, alınan stratejik kararların yanı sıra ekonomik ve siyasi politikaların altın fiyatları üzerindeki etkilerini açıklamak. 2010'un ikinci çeyreğine ilişkin bir rapor yayınlayan Konsey, Avrupa'daki altın talebinin ikinci çeyrekte, bir önceki çeyreğe kıyasla %115 oranında arttığını açıkladı.
Kısa bir süre önce, ünlü dolar milyarderi spekülatör George Soros sürpriz bir şekilde altın rezervini arttırıp hisse rezervinde düşüş göstermeye başladı. Soros'un sahibi olduğu Soros Fund Management'ın, yasal olarak her çeyrekte vermek zorunda olduğu yatırım dökümünde, ABD hisselerindeki yatırımını azaltırken, altın yatırımlarını koruduğu gözlendi. İlk çeyrekte toplam 8.8 milyar dolarlık ABD borsalarına kote hisse senedi bulunduran Soros Fund Management, ikinci çeyrek sonunda bu yatırımını % 42 azaltarak 5.1 milyar dolara indirdi. Aynı dönemde SPDR Gold Trust'taki hisselerini (İlk çeyrekteki 5.59 milyon hisseden ikinci çeyrek sonunda 5.24 milyon hisseye düşse bile) koruyan Soros'un potfoyünde borsalarda işlem gören altın fonlarının toplam ağırlığı ilk çeyrekteki %7'den - %13'e çıktı.
Dünya Altın Konseyi üyesi Jason Tousssaint, altın fiyatları ile ilgili beklentilerini açıkladı.
CNBC yayına katılan Tousssaint, insanların altını gelecekleri açısından stratejik bir varlık olarak gördüklerini belirtti. Tousssaint:
''Altın fiyatlarının dolar ile ters bir korelasyon içerisinde hareket ettiğini biliyoruz. Dolayısıyla altında bugün görülen yükseliş hareketi şaşırtıcı olmasa gerek. Pek çok varlık sınıfında sert satışların olduğu 2008 yılında altının değerini koruduğunu gördük. Bu, şimdi de söz konusu olabilir'' diye konuştu.
Dünya Altın Konseyi'nin (WGC) Haziran ayı verilerinden derlediği bilgiye göre, ABD 8.133,5 ton altın rezervi ile dünyada en fazla rezerv bulunduran ülke olurken, ülke rezervlerinin toplamının % 72,8'i altından oluşuyor. Almanya ise 3.406 ton ile ikinci sırada yer aldı. Uluslararası Para Fonu(IMF) 2.966 ton altın rezervi ile listenin üçüncü sırasında yer aldı. IMF'yi 2.451 ton ile İtalya, 2.435 ton ile Fransa, 1.054 ton ile Çin izledi. İsviçre'nin aynı dönemde altın rezervi 1.040 ton olarak hesaplanırken, Japonya'nın rezervi 765 ton, Rusya ve Hollanda'nın rezervi 668 ton oldu. Türkiye ise 116 ton altın rezervi ile listenin 29. sırasında yer aldı. Yunanistan ise 112 ton altın rezervi ile Türkiye'nin ardından 30. sırada bulunuyor. Listenin sonunda ise 0,3 ton ile Çad ve Orta Afrika Cumhuriyeti yer alıyor.
Yaklasan Saat, 09/11/2010 |