yaklaÅŸan saat
kuranda islam, kuran ışığında araştırmalar


 



Bilim-Teknoloji Maksimumda: İnsanoğlu Çukura Koşuyor!

2003 yılında Shanghai Tıp Üniversitesi'ndeki Çin bilim adamları, insan hücresini, tavşan yumurtasına nakletmeyi başardı. Ortaya çıkan embriyonlar, "insan-hayvan karışımı canlılar"dı(kimeralar). Yunan mitolojisindeki aslan kafalı, keçi bedenli ve yılan kuyruklu kimera isimli yaratıktan yola çıkarak; "insan-hayvan karışımı canlılar"a "kimera" adını verdiler.

Laboratuvar ortamında, günlerce yaşamasına izin verilmiş bu insan-hayvan karışımı kimeralar, daha sonra "kök hücre" elde etmek amacıyla yok edildiler. Aslında "kimera", tek bedende 2 türün bulunmasıdır. Bunun zararsız çeşitleri de vardır. Örneğin, inek ve domuzdan alınan kalp kapakçıkları, yaygın bir şekilde insanlara takılmaktadır. Bu durumda kapakçık takılan insana da, kimera denilebilir. Bunun dışında, yıllardır bilim adamları, insan genlerini, bakterilere ve çiftlik hayvanlarına aktarmaktadır.

Daha sonra Minnesota'daki bilim adamları, vücutlarında insan kanı dolaşan domuzları üretti. California'daki meşhur Stanford Üniversitesi'nde ise, insan beynine sahip fareler üretme deneyleri, bu yıl içinde başlayacak.

Bilim adamları, ilaç testlerinde kobay olarak kullanılan hayvanlar, insana ne kadar benzerse, o kadar iyi ve güvenilir test sonuçları alacaklarını düşünüyor. Hatta bu hayvanlardan elde edilen organların, insanlar tarafından kullanılabileceği kanaatinde olan bilim adamlarının ürettikeri hayvan-insan karışımı ucubeler, insana benzedikçe, onu kobay olarak kullanıp; kesip biçmenin ne derece doğru olacağı tartışılır.

Bu konuda daha başka sorular da var: Hangi türlerle karışım oluşturulacak ve ne amaçla? Üretilen şeyler, ne kadar insan olacak ve insan haklarına, ne kadar sahip olacaklar? Şu anda bu soruları cevaplayabilecek bir Amerikan yasası yok.

Meşhur Biyoteknoloji uzmanı Jeremy Rifkin, bu insan-hayvan çaprazlamalarına karşıdır. Çünkü hayvanların, türleri bozulmadan ve diğer türlerle çaprazlanmadan, yaşama hakkı olduğunu savunmaktadır. Tıbbi çalışmalara getirebileceği katkıları kabul etmesine rağmen, çaprazlamaların yapılmaması gerektiğini vurgulayan Rifkin, şöyle diyor:

"İlaçları ve insan sağlığını geliştirmek için bu kimera canlılarının garip dünyasına girmeye gerek yok. Bunun başka yolları da var. Bazı sofistike bilgisayar modelleri bile, canlı hayvanlar üzerine test yapmak yerine kullanılabilir. Çaprazlama yapmanın saçma olduğunu düşünmek için birinin, dindar ya da hayvan hakları savunucusu olması gerekmiyor."

Bu alan, o kadar ucu açık bir alan ki; sözgelimi insan spermi ve yumurtası üretebilecek şekilde üretilen kimera farelerden alınan sperm ve yumurtadan doğan çocuk bir insan olurken; anne ve babası fare olacak.

Kanada bu konuda şimdiden önlemini aldı. Yeniden İnsan Üretme Yasasını geçirerek,"kimera" üretimini yasakladı. Buna göre, ne insan hücresi, insan olmayanların embriyosuna; ne de insan olmayanların hücresi, insanların embriyonlarına konamayacak. Kanadalı bir uzman olan Cynthia Cohen'e göre, Amerika da bunu yasaklamalı, ancak Amerika'da henüz böyle bir yasak yok. Bunun, insanın şerefini ve kıymetini yok edeceğini düşünen Cohen, kimera üretiminin, insanın koruması gereken kendi değerini, yok saymak olacağını söylüyor.

Stanford Üniversitesi'nden Irv Weissmann ise, buna oldukça saldırgan ve bir o kadar da ilginç bir cevap veriyor:

"Kendi moral değerlerini, biyomedikal bilimine rehbermiş gibi gösteren bu kişiler, insan hayatını kurtaracak araştırmaları yasaklatarak, engellemek istiyor."

Weissmann şimdiden, %1 oranında insan beynine sahip fareler üretmeyi başarmış. Bu sene içinde ise, %100 insan beynine sahip fareler üretmeyi hedefliyor. Bu embriyon halindeki fareye, insan sinir hücreleri aktarılarak yapılıyor. Weissmann, bu farelerin, doğmadan öldürüleceğini ve beyinleri incelenerek, amaçlarına ulaşıp ulaşamadıklarını anlayacaklarını belirtiyor.

Bu arada, Nöroloji alanında Doçent olan William Cheshire gibi bu alanın keşfedilmemiş bir biyolojik alan olduğunu ve limitlerin, istemeden çok rahatlıkla aşılabileceğini düşünenler de var.

Ayrıca, "genetik karışım üretmeyi"; akıl almaz bir şekilde, çocuklara evcil hayvan üretmek için kullanan Biogenica adlı bir firma var. Biogenica, plastik paketler içinde ürettiği ve uyuttuğu Genpet adını verilen hayvanları denemek için, kendi personeline dağıtmış bile.

24 yaşındaki programcı Adam Brandejs'in fikri olarak ortaya çıkan Genpetler, firma vurgulamaktan kaçınsa bile, bazı canlıların, insanın genlerine "Mikro Zigot Enjeksiyonu" yöntemiyle karıştırılarak üretilmiş ucubeler. Bu küçük ucube yaratıklar, şimdilik 1 yıl yaşayan ve 3 yıl yaşayan olmak üzere 2 model olarak üretilmiş. Firmaya göre, 1997 yılından beri DNA karışımı oluşturma, yapılan bir şey. Bu yöntemle, parlayan tavşanlar yapılmış, insan DNA'sı, tavşanlara, domuzlara, balıklara ve şempanzelere aktarılmış, örümcek DNA'sı, koyuna aktarılmış.

Firma, Genpetlerin, bazı farklı karakter ve kişilik yapısında üretildiğini bildiriyor. Örneğin enerjik Genpet, kırmızı renk koduyla temsil ediliyor. Genpetler, aynen elektronik eşya veya oyuncak gibi plastik paketlerde satışa sunulacak. Ayrıca özel olarak beslenmesi gereken bu yaratıkların, dışkılarının da çok çok az olduğu vurgulanıyor. Firma sitesi, "doğa bunları yeniden tanımladı" ibaresini kullanacak kadar da pervasız. Israrla Genpetlerin, robot olmadığını "memeli" olduğunu vurgulayan firma, yakında satışa başlayacağından ise emin gözüküyor. Hatta öyle ki ölen Genpetlerinizi getirirseniz, geri dönüşüm döngüsüne sokarız diyebiliyorlar. Hedef kitlesi ise çocuklar.

Aşağıda, firmanın sitesindeki soru-cevap bölümünde yer alan sorular ve cevaplar; para için insanoğlunun neler yapabileceğinin trajik bir yansımasını ortaya koyuyor:

Genpetler gerçekten canlı mı? Bu nasıl oluyor?

Genpetler, canlı, nefes alan memelilerdir. BioGenica firması, Genpetin DNA dizisini oluşturmak için, bazı farklı DNA'ları birleştirmiş ve DNA'lar üzerinde değişiklikler yapmıştır. Genpetlerin kanı, kemikleri ve kasları vardır. Keserseniz, kanarlar. Kötü bakarsanız, ölürler. Aynen diğer hayvanlar gibi. Genpetler tamamen canlıdır.

Genpetler neden paket içinde o halde?

Paketlenme sebepleri, büyük perakende satış noktalarında satılacak olmalarıdır.

Pakette nasıl nefes alıyorlar?

Paketin özel delikleri sayesinde.

Pakette nasıl hayatta kalıyorlar?

Doğal olarak kuzey canlıları soğukta uykuya geçerler. Bu özellik, Genpetlere firma tarafından eklendi. Özel bir proteinle de sürekli besleniyorlar.

Genpetler acı hisseder mi?

Evet, ancak sizi rahatsız etmemek için fazla ses çıkaramayacak şekilde dizayn edildiler.

Genpetler büyür mü?

Paketteki halleri en büyümüş halleridir.

Genpetler konuşur mu?

Ebeveynlerin rahatsız olmaması için sadece sınırlandırılmış bazı sesleri çıkarabilirler.

Genpetler duygu hisseder mi?

Evet tabiiki. Bu yüzden onları 7 farklı model olarak satıyoruz. Örneğin meraklı, oyuncu, maceracı, enerjik gibi.

Genpetlerin saçı uzar mı?

Çok az miktar uzama olabilir.

Genpetler ısırır mı?

Aslında ısırmamaları gerekir, ancak biz yine de dişlerini çıkarma takımını size paketle veriyoruz.

Genpetler gözlerini açar mı?

Paketten çıktıktan 20 dakika sonra gözlerini açarlar ve ilk gördükleri çocukla bağ kurup sahiplerini tanırlar.

Genpetlerin farklı karakterleri nasıl kontrol edilebiliyor?

Bu onlara verilen ilaç karışımı ile ilgili bir şey. İnsanın, Ritalin ilacı almasında olduğu gibi Genpeti, ilaçlarla sakinleştirebiliyor ya da farklı yönde etkiliyebiliyoruz.

Genpetler yürüyebiliyor mu?

Genpetler çok sınırlı hareket kabiliyetine sahip. Sadece sürünür gibi kıpırdayabiliyorlar.

Genpetler üreyebiliyor mu?

Hayır üreyemiyorlar.

Öldüğünde Genpetimi ne yapmalıyım?

Onu evcil hayvanınız gibi gömebilirsiniz, ya da fabrikaya iade edip geri dönüşüme kazandırabilirsiniz.

BioGenica kendini Tanrı mı sanıyor?

Bu soruyla ne yazik ki çok sık karşılaşıyoruz. Binlerce yıldır insanlık, fino köpeği gibi köpekleri ve kedileri, farklı türleri birleştirerek türetiyor.

Genpetler sinirli olabilir mi?

Genpetler sakin olacak şekilde üretilmişlerdir ve besinleri de bu dengeyi sağlamaktadır. Eğer besininden ayırırsanız, zaten çok kısa sürede sinirlenmeye bile vakit bulamadan ölürler.

Hazırlayan: Alp Bayraktar, yaklaşansaat.com, 06/11/2008

Kaynaklar:
1) National Geographic, "Animal-Human Hybrids Spark Controversy".
2) genpets.com/faq.php

 


 

ys@yaklasansaat.com

ana sayfa| evren| gezegenler| dünyamiz| dinler| eski kavimler| cin-şeytanlar| haberler| yorum-analiz| seslendirmeler| videolar| site haritası| iletişim| forum| ys kitapları

Bu sitedeki yazı, resim ve dökümanlar, kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.

Yaklaşan Saat'in resmi twitter adresi aşağıdadır. Bu hesabın dışındaki diğer hesaplarla Yaklaşan Saat'in bir ilgisi yoktur: @yaklasansaat