BM'nin Raporu: "Dünya'nın Beş Yıldan Az Süresi Var"

Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı'nın, geleneksel olarak hazırladığı insani kalkınma raporlarından, bu yıla ait olanı yayınlanacak. Raporda:

"Dünya'nın, iklim değişikliği konusunda gidişini değiştirmek için beş yıldan az süresi var. Geleceğe bakıldığında zengin ya da güçlü olsun, hiçbir ülke, küresel ısınmanın etkisinden kurtulamayacaktır." uyarısı yapıldı.

İstanbul'da, UNDP Türkiye Temsilcisi Mahmud Eyub tarafından açıklanan "İnsani Gelişme Raporu"nda, iklim değişikliğinin; yoksulluğu azaltmada, beslenmede, sağlıkta ve eğitimde benzeri görülmemiş gerilemelere yol açabileceği bildirilmiştir. Dünya'nın, iklim değişikliğinin, kalkınmaya etkisi üstünde yoğunlaşması gerektiği belirtiliyor.

Rapor, iklim değişikliğinin, sadece bir "gelecek senaryosu" olmadığı üzerinde duruyor. Kuraklığa, sellere ve büyük fırtınalara, giderek daha fazla maruz kaldığını vurguluyor. Ülkelerin kalkınmaları için ortaya çıkan fırsatları yok ettiği ve eşitsizliği yeniden artırdığı belirtilen raporda şu temalar yer aldı:

RAPORDAN BAZI BÖLÜMLER

"Dünya, karşı durulamayacak bir ekolojik felakete doğru yöneliyor. Bunun kaçınılmaz hale geldiği, reddedilemez bilimsel bir vakadır.

"İklim değişikliği, kalkınmada, hayatımız boyunca görmediğimiz bir gerileme, çocuklarımız ve onların çocukları için derin ve ciddi bir risk ortaya çıkarmıştır.

"İklim değişikliği, her ne kadar tüm insanlığa karşı bir tehdit oluşturuyorsa da, ilk ve en ağır bedelleri ödeyecek olanlar, bugünkü ekolojik yıkımda hiçbir suçu bulunmayan yoksullar olacaktır."

İNSANLIĞI TEHDİT EDEN UNSURLAR

İklim Değişikliğiyle Mücadele Raporunda, insanlığı tehdit eden unsurlar şöyle özetleniyor:

Aşırı kuraklık, yükselen ısılar ve düzensiz yağışların sebep olduğu tarımsal sistemlerin çökmesi sonucu 600 milyon insanın yetersiz beslenmeyle karşı karşıya kalması.

* 2080 yılına kadar, 1.8 milyar insanın su sıkıntısı çekmesi.

* Buzulların erimesi ve yağışların düzeninin değişmesi sonucu, Güney Asya ve Kuzey Çin'de, ciddi ekolojik krizlerin yaşanması.

* Sel baskınları ve tropikal fırtınalar nedeniyle, kıyı şeridinde ve deniz seviyesine yakın bölgelerde yaşayan 332 milyon insanın yerinden olması.

* Ortaya çıkan yeni sağlık risklerinin yanı sıra, fazladan 400 milyon kişinin sıtma riskiyle karşı karşıya kalması.

BAŞARISIZLIK: "EKOLOJİK FELAKET"

İklim değişikliğiyle mücadeledeki başarısızlık, gelecek nesilleri ekolojik bir felakete sürükleyebilir.

İnsani Gelişme Raporu'nda, hükümetler de, tehlikeli iklim değişikliklerinden kaçınmak için, topyekün hedefler koymaya çağrılırken; gelişmiş ülkelerin hükümetlerinin, en derin ve en acil kısıntıları yapmaları gerektiği görüşü yineleniyor. Raporun başyazarı Watkins şöyle şöyle sesleniyor:

"Gelişmekte olan Dünya'daki insanlar, Kuzey Amerika'da olduğu kadar, karbon salımında bulunsalardı; sonuçlarına katlanmak için, dokuz gezegenin atmosferine ihtiyaç duyardık.
 
"Bir, sel veya kuraklık felaketi sonrasında, Afrika'daki yoksul insanların uğradığı zararların boyutunu resmetmek imkansızdır"
   
İnsani Gelişme Raporu'nda, enerjinin insani gelişmedeki rolünün, o ülkenin karbondioksit salımlarına yansıdığı da belirtiliyor.
 
Öte yandan, Çin ve Hindistan gelişmekte olan ülkeler arasında, en çok karbondioksit salımı yapan ülkeler. Ancak, yine de bu iki ülke, 2004 yılında, İnsani Gelişme Endeksi'nde en üst sırada yer alan 32 ülkeden(ABD hariç) daha az salım yaptı.
 
Rapora göre ABD, tek başına Çin ve Hindistan'ın, 2004 yılında beraber yaptığı salım kadar çok karbondioksit salımı yapmış bulunuyor.  

Yaklaşansaat, 27/11/2007