Anne Sütü: "Bebekleri Koruyucu Hediyedir"
Yapılan, kapsamlı tıbbi bir araştırmaya göre; anne sütü, bebeklerin besin gereksinimlerini, bebekler için imal edilen herhangi bir üründen çok daha iyi karşılıyor. Anne sütü, ayrıca bebekleri yaygın olan birçok bulaşıcı ve ateşli hastalıklara karşı koruyor. Muhtemelen de çocukların, ileriki yaşlarda diyabet, lenfoma(lenf dokusunda gelişen tümör) ve kan kanserinin bazı tiplerine yakalanma riskinin azalmasına yardımcı oluyor.
Bu neticeler, “Emzirmenin Faydaları ve Riskleri” başlığı altında yayınlanarak, tıbbi literatürde, yeni bir araştırma olarak yerini aldı.
Bu konuda yayınlanan bir makalenin, başyazarı olan ve Texas Üniversitesi Tıp Bölümü’nden emekli pediatri profesörü olan Dr. Arnold Goldman sözlerine şöyle başlıyor:
"Birçok anne ve sağlık uzmanı, anne sütüne özgü olan, büyük miktarlardaki koruyucu faktörlerin ancak emzirmeyle temin edildiğini anlamıyor. Ayrıca, emzirmenin çok daha sık vurgulanan riskleri oldukça nadir görülür. Aileler ve hekimler, anne sütünün risklerine göre oldukça ağır basan faydalarının ne kadar fazla olduğunu bilmelidir."
Makale, dergide yayınlanmadan önce, 31 Ağustos’ta Washington Post’un Internet sitesinde çıktı. Tam da o gün, bebek maması endüstrisinden lobiciler, federal sağlık ve insani hizmetler kurumunun, anne sütünün olumlu yanlarını anlatan kampanyasını baskı altına almayı başarmıştı. 2004 de başlatılan bu kampanya, anneleri, bebeklerini emzirmedikleri takdirde çok ciddi sağlık sorunlarıyla karşı karşıya kalacaklarına ikna etmeye çalışıyordu.
Kongre, yaptığı soruşturmada; "The Washington Post"un, Amerika’nın diğer sanayileşmiş ülkelere kıyasla, daha düşük emzirme oranına sahip olduğunu belirten raporunda iddiaları inceliyor.
Advances in Pediatrics dergisinde ki makalede, Goldman şunları ifade ediyor:
"Anne sütünü, iki farklı yönden de araştıran bilgileri, bir araya getirerek; emzirmenin faydalarına ve zararlarına açıklık getirmeye çalıştık. Esasen toplumun daha büyük bir kesiminin ve hekimlerin bebekleri, hazır mamalar kullanarak beslemekle kıyas edildiğinde, emzirmenin, daha fazla fayda ve daha az risk taşıdığının farkına varması gerekiyor."
Texas Üniversitesi Tıp Bölümü pediatri profesörü ve makalenin yardımcı yazarı olan David K. Rassin şunları söylüyor:
"Çocuğunuzu emzirmenin, bebekler için en iyisi olduğunun herkes tarafından bilindiğini zannetmemize ve Amerikan Pediatri Akademisi’nin şiddetle emzirmenin tercih edilmesi hususunda tavsiyelerde bulunmasına rağmen; Amerika’da emzirme oranı sadece % 65 dolaylarındadır. Tarihsel sürece baktığımız zaman, 60’lı yıllar ve 80’li yıllar arasında emzirme oranında ani bir artış görüyoruz. Ancak, altmışlarda bu oran %25’lerde iken, seksenlerde oran, %60 düzeylerine ulaştı ve bu oran da, o zamandan beri de çok az bir tırmanma gözlenmektedir."
"Biz Amerikalılar, kolayca temiz su elde edebiliyoruz ve Üçüncü Dünya ülkelerinde gördüğümüz hazır mamalar sebebiyle baş gösteren hastalıkların çoğundan da etkilenmiyoruz. Ben, bu yüzden, Amerika’da insanların, hala emzirmeyle hazır beslenme arasında hiçbir fark olmadığı yönünde bir anlayışa sahip olduğunu düşünüyorum. Bizim bu makalede ki amaçlarımızdan biri de hazır beslenmeye bağlı bazı sağlık risklerinin bu ülkede de kesin olarak bulunduğunu anlatabilmektir. Sadece bu hastalıklar, daha uzun bir süreçte kendini göstereceklerdir ve anne sütü eksikliğinden kaynaklanıyor olabilirler."
Yazarlar genetik bozuklukların ve bazı bulaşıcı hastalıkların dışında, koruyucu önlemler alındığı sürece, risklerin hiçbirinin emzirmeye engel teşkil etmediğini söylüyor.
Rassin’in bu konudaki görüşleri ise şöyle:
"Bilhassa bebeklerin yeteri kadar su almalarını ve büyümelerini sağlayacak miktarda anne sütünü aldıklarını garanti etmek açısından, yeni annelerin, doğru emzirme yöntemini öğrendiğinden emin olmak gerekir. Bizim kullandığımız yöntemde,yenidoğanları 24 veya 48 saat içinde taburcu ediyoruz. Bu süre, emzirme konusunda anneyi hazır hale getirmek için yeterli değil ve annelerin, emzirmeye başlayabilmesi için uygun desteğe ihtiyaçları var. Bu doğal bir tutumdur, fakat genellikle kabullenmek çok kolay değildir, aslında ilk iki hafta boyunca çok zor olabilir."
Goldman, emzirme konusunda hekimlerin daha iyi eğitilmesini vurgulayarak, sözlerini şöyle noktalıyor:
"Hekimlerin ve sağlık hizmetleri alanında çalışan uzmanların, emzirmenin faydalarını ve risklerini iyi anlamaları çok önemli. Böylece oluşan problemlerin farkına varıp, onları algılayabilir ve de annelere yardımcı olabilirler."
Güncelleme:07/11/07
Kaynak:’Mother’s milk a gift that keeps on giving’,Sciencedaily.com, Çev. Furkan Eser, 15/9/2007
|