Sperm Sayısı Yarıya Düştü, Erkeklerde Kısırlık Artıyor
Üreme çağındaki insanların yüzde 10 ilâ 15’i kısırlıkla karşı karşıya kalıyor. Her altı çiftten biri doğal yollarla çocuk sahibi olamıyor. Kısırlık yüzde 40 kadına, yüzde 40 erkeğe, yüzde 10 her ikisine bağlı olarak, yüzde 10 da herhangi bir sebep olmaksızın ortaya çıkıyor. Ancak son yıllarda erkeklerde kısırlık çok daha dikkat çekici bir artış gösteriyor. Çünkü sperm sayısı ve sperm kalitesi gittikçe azalıyor. Durum ilk kez 1991 yılında, Danimarka’da yapılan bir araştırmayla ortaya konulmuştu. Araştırma son 50 yılda erkeklerin sperm sayılarının yarı yarıya düştüğünü ortaya koyuyordu. Geçtiğimiz günlerde İngiltere’de Norwich Union Healthcare’in yaptığı açıklama da aynı noktaya parmak bastı: “Her 10 erkekten birinde kısırlık problemi var.” Ancak spermin son yıllarda güç kaybetmesinin nedeni kesin olarak açıklanamıyor. Yine de uzmanlar hormonlu gıdaları, sigara ve alkol tüketimini, Y kromozomunun zayıflamasını, tarımsal ilaçlar ve radyasyon gibi çevresel etkenleri, bu durumdan sorumlu tutuyor. Jinemed Kadın Sağlığı Merkezi’nin Direktörü ve Kalamış Tüp Bebek Merkezi’nin Başkanı Prof. Dr. Teksen Çamlıbel’e erkek kısırlığını ve Türkiye’deki yansımasını sorduk...
Erkeklik Kromozomu Giderek Küçülüyor
- Erkeklerde kısırlığın arttığı, sperm sayısının azaldığı ve kalitesinin düştüğü doğru mu?
Yaklaşık 50 - 60 yıl önceki sayımlara göre kısırlıkta ciddi bir artış var. 100 kişinin 15’i, 18’i çocuğu olamaz hale geldi. Yani 6 çiftten biri kısırlık problemi yaşıyor! Hatta toplumda en sık görülen hastalık bu denebilir. Her 5 - 6 kişiden birinin doktora bu yüzden gittiğini düşünün. Dolayısıyla kısırlık büyük bir sosyo-ekonomik olay haline geldi. Özellikle erkeklerde sperm sayıları da son 50 - 60 senede yarı yarıya düştü. Son yıllarda erkek kısırlığının kadına göre daha çok arttığını da görüyoruz. Erkek kısırlığının oranı bundan 30 yıl önceki kitaplara bakıldığında yüzde 20 - 25 iken şimdi yüzde 40’a çıkmış durumda. Yani artık kadınla erkeğin oranı eşitlendi. Türkiye’deki oranlar da dünya ortalamasından çok farklı değil. Artık sperm sayıları azalıyor ve bu nereye kadar devam edecek bilinmiyor.
- Eskiye göre şimdi bu problemin daha çok görülmesinde başka ne etkili olabilir?
Y kromozomu dediğimiz erkek kromozomu küçüldü. Şu anda dişi olan X kromozomunun üçte biri kadar. Çünkü Y beceriksiz bir kromozom; diğer kromozomlar ürerken tam ikiye bölünüyor oysa Y kromozomu tam ikiye bölünemiyor ve daha çok fire veriyor. Böylece giderek kendinden kaybede kaybede kaybolmaya doğru gidiyor. Bu durum sperm sayısının düşmesi, kalitesinin azalması gibi konulara da etki ediyor.
- Peki erkekliğin tamamen yok olması mümkün mü?
Y kromozomunun günün birinde yok olacağı söyleniyor. Hayvanlar aleminde zaman içinde Y’si kaybolmuş birkaç tür de var. Ama bu erkekliğin yok olacağı anlamına gelmiyor çünkü zamanla o görevleri başka kromozomlar üstleniyor. Ama Y’nin getirdiği erkeksi dış görünüş özelliklerinin değişeceği söyleniyor. Bu Y’si kaybolmuş hayvanlarda gözlemlendi. Y kayboldukça hatlar yuvarlaklaşıyor, tüyler azalıyor, geniş omuz gibi erkeksi yapısal farklılıklar kayboluyor. Tabii bu milyonlarca yıl sonrası için bir öngörü.
- Spermde şekil ve hareket bozukluğu nasıl oluyor?
Sayı olarak her mililitrede 20 milyon sperm olması lazım. Şekil olarak ise sperm üç bölümden oluşuyor. Spermin bir oval başı var, bir boyun kısmı var, ki o kısımda kuyruğunu sallamasını sağlayan aküsü bulunur, bir de sallayarak suda ileri doğru hareket etmesini sağlayan kuyruk kısmı var. Baş oval değil de top gibi olursa, çok büyük ya da çok küçük olursa, kuyruk kısa olursa, çift baş ya da çift kuyruklu olursa bunlar şekil bozukluğudur ve böyle sprem ile çocuk sahibi olunamaz. Bir spermin yüzde 40 oranında ileri doğru hareket ediyor olması lazım
Bazen Spermler Haşlanıyor
- Erkek kısırlığında nasıl tedaviler uygulanıyor ve maliyeti ne?
İlk kontrollerde testisin ultrasonuna, kana ve hormonlara bakılıyor, doktor muayenesiyle birlikte toplam inceleme 500 YTL olabilir. Sonra ilaçlar devreye girerse onlar için de ayda 50 - 100 YTL harcama yapılabilir. Bu olmazsa aşılama yöntemi var. Az sayıda da olsa spermler içinden kaliteli olanlar ayrılıyor ve aşılama yöntemiyle annenin rahmine enjekte ediliyor. Bu işlem de her ay 500 YTL civarında bir harcamadır. Bu da olmazsa tüp bebeğe geçilir ki o da her denemede 5 bin YTL civarında bir masraf demek oluyor. Bir de varikosel denen bir durum var. Testisteki damarlarda varisler olursa, oradaki kan dolaşımı yavaşlıyor ve testisin iç harareti artıyor; bu sıcak ortam da spermleri öldürüyor. Çünkü sperm vücudun dışında yer alan testislerde 34 derecelik bir ortamda var olabiliyor. Vücut ısısı ise 37 derece. Bu durum ameliyatla önlenebiliyor ve 2 - 3 bin YTL’ye yaptırılabiliyor. Ama en etkili yöntem aşılama ve tüp bebek. Kısırlık olan erkeklerin yüzde 90’ı bu iki yöntemle çözüm buluyor, dolayısıyla bu yöntemlere talep de çok fazla.
- Hiç sağlıklı sperm olmazsa ne oluyor?
Bazılarında sperm sıfır olabiliyor. Bunun iki sebebi var. Birincisinde doğuştan kanallar tıkalı oluyor ve sperm boşalma anında dışarı gitmiyor sadece su geliyor. Bu durumda yumurtalıktan sperm alınıp tüp bebek yapılıyor. İkincisindeyse yumurtalık doğuştan kasıkta kalabiliyor, testise hiç inmiyor. Dolayısıyla vücut ısısında tüm spermler daha bebeklikte haşlanıp gidiyor. Bunu önlemek için tek çare erkek bebeklerin testislerinin doğduğu zaman kontrol edilmesi. İlk bir yıl içinde bu durum tespit edilirse çözümü çok kolay, bir ameliyatla yumurtalık testise indiriliyor. Ama bir yaşına kadar müdahale edilmezse ileriki yaşlarda o kişinin çocuk sahibi olması için hiç umut kalmıyor. Anne ve babalara yeni doğan erkek çocuklarını muayene ettirmelerini şiddetle tavsiye ediyorum.
Kısır Erkeklerin Sayısı Kadınları Geçti
Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Semih Özkan
"Sperm sayısının azalması ve kalitesinin düşmesi kesinlikle var olan bir durum. Dünya Sağlık Örgütü’nün yeni benimsediği rakamlar da bunu gösteriyor. Bundan 20 - 30 yıl önce bir mililitrede 40 milyon sperm olması normal sperm sayısı olarak kabul edilirken şimdi Dünya Sağlık Örgütü mililitrede 20 milyon sprem olmasını normal olarak kabul ediyor. Bugün toplumda kısırlık yüzde 10 - 15 oranında görülüyor. Çiftlerde kısırlık probleminin yarısı kadından yarısı erkekten kaynaklanıyor. Hatta son zamanlarda kısırlık sorununun yüzde 55 erkek yüzde 45 kadından kaynaklandığını bile söyleyebiliriz. Yani kısırlık artık erkeklerde kadınlardan daha çok görülür hale geldi. Kadınlarda yumurtalık içeride, erkeklerde ise dışarıda; bu yüzden çevresel faktörlerden etkilenmeye daha açık. Biz tarımsal bir toplumuz ve zirai ilaçlar çok kullanılıyor ki bu da sprem üretimini bozuyor. Dahası hormonlu gıdalar, yiyeceklerdeki katkı maddeleri de insanları etkiliyor. Türkiye’de yılda 500 bin evlilik yapılıyor ve her yıl evlenen çiftlerin 80 - 85 bini kısırlık problemini yaşıyor. Bu her yıl evlenen altı çiftten biri anlamına geliyor."
Sperm Kalitesi Neden Düşüyor?
- Sıcak spermi öldürüyor. Testisler de zaten bu yüzden vücudun içinde değil dışında yer alıyor. Vücut ısısı 37 dereceyken testislerdeki sıcaklık 34 derece. Bu 3 derece spermin yaşamasında büyük rol oynuyor. Bu yüzden sıcak hamam ve sauna gibi ortamlara sık sık gitmek spermlerin ölmesine ya da kalitesinin bozulmasına sebep olabiliyor. Uzmanlar böyle ortamlara ayda bir girilmesinin daha uygun olduğunu söylüyor.
Döner ustalarında, kebapçı ya da fırınlarda çalışanlarda ve kazan başında iş yapanlarda da 50 dereceyi bulan sıcak çalışma ortamlarından dolayı sperm sayısında düşüş meydana gelebiliyor.
- Aynı şekilde kamyon şoförleri, taksi şoförleri ya da uzun yol yapan profesyonel şoförler de uzun saatler oturduklarından dolayı bölgede oluşan hararet sebebiyle kısırlık riskiyle karşı karşıya kalıyorlar. Araştırmalar, iki saat hiç durmadan araba kullanıldığında testislerdeki ısının 2 derece arttığını söylüyor. Uzmanlar riski azaltmak için saat başı 10 dakika direksiyon başından kalkarak mola verilmesi gerektiğini vurguluyor.
- Son yıllarda erkeklerin daha çok tercih ettiği ve sıkça kullandığı slip çamaşırlar, blucin pantolonlar ve yine bu bölgeyi terleten deri pantolonların giyilmesi de son derece zararlı. Çünkü bu giysiler bölgeyi sıkıştırıyor ve ısınmasına sebep oluyor. Uzmanlar bol pantolonlar ve boxer çamaşırları tevsiye ediyor.
- Şişmanlık da bacak arasında yağ depolanmasına neden olup spermlerin ortamında hararet yarattığı için sperm sayısının düşmesinde rol oynayan bir başka önemli faktör.
- Ayrıca hormonlu gıdaların, içinde katkı maddesi bulunan fast food’ların tüketimi, antibiyotik gibi ilaçların yoğun kullanımı ve benzeri yoğun ilaç tedavileri, radyasyon ve zirai ilaçlar sperm sayısı ve kalitesini düşüren etkenler olarak kabul ediliyor.
- Sigara, alkol ve uyuşturucu da sperme ciddi şekilde zarar veriyor. Özellikle 30 - 40 yaşlarındaki bir erkeğin sigara kullanması sperm kalitesinin ve hareketinin yüzde 50 oranında zayıflamasına sebep oluyor.
Mine Akverdi
aksam.com 29.01.2006
|